“9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 58 Ödev Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Ödev Yayınları Sayfa 58
dilek sahiplerini kabul etmeye başlamış olduğunu gördü. General birkaç dilek sahibi ile görüştükten sonra bakışlarını Çerviakov’a çevirdi. Kalem memuru:
“Dün Arkadiyada eğer anımsarsanız efendim.” diye başladı; “Hapşırmış ve kazayla üzerinizi kirletmiştim. Öz…”
General:
“Amma da saçmalık!.. Ne idüğü belirsiz!”diye söylendi, sonra sıradaki diğer dilek sahiplerine dönerek,
“Ne istiyorsunuz?” dedi.
Çerviakov “Konuşmak istemiyor.”diye düşündü, bembeyaz kesilmişti.”Kızıyor demek… Hayır, bunu böyle bırakamam. Ona izah edeceğim”
General son dilek sahibiyle de görüşmesini bitirip iç odalara yönelince Çerviakov hemen onun arkasından koştu ve”Efendimiz! Eğer zatıalinizi böyle rahatsız etmeye cüret ediyorsam diyebilirim ki bu tamamen içimdeki pişmanlık duygusundan ileri geliyor! diye mırıldandı.”Siz de takdir edersiniz ki isteyerek olmadı.”
General ağlamaklı bir yüz ifadesiyle elini salladı, kapının arkasından kaybolurken “Siz açıkça benimle alay ediyorsunuz, efendim!” dedi.
“Bunda ne alayı var? Asla alay filan yok. General ama bir türlü anlıyamıyor. Madem böyle ben de bu kof adamın önünde artık daha fazla af dilemeyeceğim. Şeytan görsün yüzünü. Ona bir mektup yazarım ama bir daha gelmeyeceğim, Tanrı şahit gelmeyeceğim.”
Çerviakov evine dönerken işte böyle düşünüyordu. Generale mektup yazmadı. Düşündü taşındı, nasıl yazacağını bir türlü bilemedi. Ertesi gün durumu izah için ona yine kendisinin gitmesi gerekti.
General soru soran bakışlarını ona çevirdiğinde Çerviakov:
“Dün zatıalinizi, buyurdukları gibi alay etmek için rahatsız etmemiştim.”diye mırıldandı. “Hapşırıp üzerinizi kirlettiğim için özür dilemek istedim. Alay etmeyi ise düşünmedim. Hiç alay etmeye cüret edebilir miyim? Eğer bizler alay edecek olursak o zaman demektir ki kişilere… Hiçbir saygı kalmayacak…”
Mosmor kesilen ve tir tir titreyen general, birden:
“Defol!..” diye bağırdı.
Korkudan kendinden geçen Çerviakov fısıldar gibi:
“Nasıl?” dedi.
General ayaklarını yere vurarak:
“Defol!..” diye tekrarladı.
Çerviakov’un karın boşluğunda bir şeyler koptu. Hiçbir şey görmüyor, hiçbir şey duymuyordu. Kapıya doğru
geri çekildi, sokağa çıktı, sendeliyordu… Bilinçsiz bir şekilde eve döndü, üniformasını çıkarmadan divana uzandı ve öldü.
ETKİNLİK
Mendil Altında adlı hikâye ile Memurun Ölümü adlı hikâyeyi olay, kişiler, zaman, mekân, dil ve anlatım bakımından karşılaştırınız.
- Cevap:
Olay:
- Mendil Altında: Hikâyede devlet dairesinde görev yapan bir sicil amirinin ağustos ayında bir öğle vakti biraz uyumak istemesi ve yüzüne örttüğü mendilin altında kurduğu mebusluk hayali anlatılıyor.
- Memurun Ölümü: Tiyatroda hapşırınca önde oturan sivil generalin boynuna tükürükleri gelen ve bu yüzden ondan defalarca özür dilemeye kalkan sıradan bir memurun ölümüyle biten ilginç hikayesi anlatılıyor.
Kişiler:
- Mendil Altında: Müsteşar, Meryem, Cavit Bey’in karısı, bir memur, muavin
- Memurun Ölümü: Baş kahramanı Çerviakov adında sıradan, küçük bir memurdur. Ulaştırma Bakanlığında çalışan sivil generallerden Brizjalov.
Zaman:
- Mendil Altında: Ağustos ayında bir öğle vakti.
- Memurun Ölümü: Akşam vakti ve bir gün sonrası.
Mekan:
- Mendil Altında: Devlet dairesi
- Memurun Ölümü: Tiyatro salonu ve devlet binası
Dil ve Anlatım:
- Mendil Altında: Dil günlük konuşma diline yakın sade ve yalındır. Yazar gözlemci gerçekçi bir bakış açısıyla olayları aktarmıştır.
- Memurun Ölümü: Hikayede sade, açık, yalın ve akıcı bir dil kullanılmıştır. Sıradan bir memur tipine eleştirel bir bakış açısıyla yaklaşan hikayede mizahi bir üslup da sezilir.
9. Sınıf Ödev Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 58 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yorum Yap