“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 180 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.
10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 180
Mister Cook, mazlumların zalimlerden kuvvetli olabileceğini duydu mu bilmem fakat odanın havasını fazla korkunç ve bârid buldu. Tuhaf bir ciddiyetle kalktı. Biraz kısık bir yılan ıslığıyla, “Bugün bana İzmir kızını dinlettiniz, teşekkür ederim,” dedi. Kimse elini uzatmadı. O, Salime Hanım’la çıkarken ben de kapıya kadar gittim.
Odaya dönünce genç askerleri Ayşe’nin sandalyesi etrafında diz çökmüş buldum. Haşmet Bey ve ihtiyar Sabri Paşa da dahil olduğu halde, İzmir kızına kılıçlarını vakfediyorlardı. İhsan’ın biraz kısık sesini duydum:
“Her azamız kopuncaya kadar İzmir yolunda kılıcımızı kınına koymayacağız.”
Deminki kavi, muzaffer Ayşe, âciz bir çocuk gibi, zavallı bir ana gibi hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
“Ne oluyorsunuz,” dedim. “Milletin bizim gibi gayr-i müsellah kısmı kılıçlılardan daha çok. Harp bitti. Medeni sulhun nimetini bize Mister Cook anlattı. Bunun üstüne çay içmez misiniz?”
Bunu kâğıt kokuları ve daire söyledi, Ayşe! Ben hepsinden daha aşağı yüzükoyun yattım. İçimden haykırdım.
Her azam kopuncaya kadar Ayşe! Sen duymadın, bilmedin, yeşil gözlerinde yaş kurudu. Bana merhametle baktın. Hâlâ bilmiyorsun. Bak iki bacağım koptu fakat dövüşmek için iki kolum daha var. Aç gözlerini Ayşe, alnındaki kırmızı yarayı kaldır. Yanında yatan şehitten, etrafındaki ölenlerden ben aşağı değilim. Ben de, ben de senin için, İzmir için her azam kopuncaya kadar vuruşacağım.
(…)
Ayşe, Cemal, Peyami ve İhsan millî kuvvetlere katılmak üzere Anadolu’ya geçer. Ayşe Millî Mücadele sırasında hemşirelik yapar, savaşlarda yaralanan askerlerin tedavileriyle ilgilenir. Peyami ve İhsan, Ayşe’yi gizli gizli sevmektedir. İhsan, Ayşe’ye aşkını itiraf eder. İzmir’den başka bir şey düşünemeyen Ayşe, İhsan’a ancak İzmir kurtarıldıktan sonra onunla evlenebileceğini söyler.
Düşmana yapılan bir taarruz sırasında İhsan vurulur ve ölür. Ayşe de aynı saldırıda vurulup hayatını kaybeder. Peyami, İhsan’la Ayşe’yi Gökçepınar’da yan yana gömdürür. Daha sonraki bir çatışmada Cemal de ölür. Aynı çatışmada Peyami ağır yaralanır. Ankara Cebeci Hastanesine kaldırılır, iki bacağını kaybeder; kafasının içinde ise bir kurşun vardır. Kurşunun çıkarılması için yapılan ameliyatta o da hayatını kaybeder.
bârid: Soğuk.
bürudet: Soğukluk.
colonel: (İng.) Albay.
enmûzec: Numune, örnek.
gayr-i müsellah: Silahsız.
istihza: Gizli veya ince alay.
itimat-ı nefs: Kendine güven.
miralay: Albay.
müstehzi: Alaycı.
müstemleke: Sömürge.
mütefevvik: Üstün.
mütekebbir: Kibirli, kendini beğenmiş.
namütenahi: Sonsuz.
nedamet: Pişmanlık.
netayiç: Sonuçlar.
sû-i tefehhüm: Kötü anlayış, yanlış anlama.
teressüm etmek: Resmini yapmak.
teşrinisani: Kasım ayı.
- Cevap: Bu sayfada soru bulunmamaktadır.
10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 180 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.
Yorum Yap