Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 199

“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 199 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 199

KAVUKLU — Ne o? Birinin koltuğuna mı gireceğiz?
PİŞEKÂR — Yok, yavrum. Beşe alıp ona satacaksın. Hem, ben sana tarif ederim. Ortak da oluruz. Sermaye de benden. Olur biter.
KAVUKLU — Nerede bu iş?
PİŞEKÂR — Şurada, yakında, demirbaş eşyasıyla dükkân. Haydi gidelim, sana dükkânı teslim edeyim. Ah, birader, bu kadar zamandır neye gelip beni bulmazsın? Küçük yaşta kardeş gibi beraber büyüdük. (Meydanı beş on defa dolaşırlar.) Hiç ben senden vazgeçer miyim? Ne çare, başa gelen çekilir.
KAVUKLU — (Durarak) Daha dükkâna gelmedik mi?
PİŞEKÂR — Beş on dakikaya kadar.
KAVUKLU — Yeter. Havuz doldu, taşacak.
PİŞEKÂR — Ne havuzu?
KAVUKLU — Dükkâna eremiyoruz, bostan dolabı çeviriyoruz.
PİŞEKÂR — İşte geldik. (Pastavla vurarak) Burası.
KAVUKLU — Yahu, biz bunun önünden yirmi defa geçtik.
PİŞEKÂR — Dükkân dükkâna benzemez mi? Bak, dört kepenkli. Dur, açayım.
KAVUKLU — Açma, vazgeçtim.
PİŞEKÂR — Neden?
KAVUKLU — Neden olacak: Dört köpek olursa, gelene hırlar; kimse gelmez.
PİŞEKÂR — Tuhafsın, Hamdi. “Köpek” değil, “kepenk”. Açayım da bak. (Ağzıyla) — Gırrrt… Gırrrt…
KAVUKLU — Her zaman açıp kapamak için, seni mi arayacağız?
PİŞEKÂR — Niçin?
KAVUKLU — Dükkânın kilidi senin ağzında… Hem bu eşyalar ne?
PİŞEKÂR — Demirbaş. Meselâ, bak: Cepken, entari, ceket, şalvar. Hepsi ayrı ayrı fiatla satılacak.
KAVUKLU — Ne yolda? Fiatını bilmezsem?
PİŞEKÂR — Şu cepkeni satıyorum. Ben de tellâl. Ben ufaktan fiat açarım, sen arttırırsın, başkası arttırır, son pey kimde kalırsa…
KAVUKLU — Sat bakayım. (Dükkâna oturur.)
PİŞEKÂR — Evvelâ, mezat, bir cepken satıyorum. (Ortaya çıkar.) — Bire, beşe, ona, kırk beşe, seksene!… Var mı tâliplisi?… Seksen beş!… (Kavuklu hem güler, hem kafasını sallar.) Doksana, yüze, yüz beşe!… Haraç! Satıyorum!… Yüz on beşe!… (Kavuklu gülüp kafa salladıkça) Yüz yirmi, yüz otuz!… (Diğer tarafa bakarak) Yüz kırk!… (Kavuklu’ya bakar.) Yüz elli!… Haraç, mezat!… — Ver parasını, birader! Sende kaldı.
KAVUKLU — Ne bende kaldı?
PİŞEKÂR — Kafanı sallayıp arttırmadın mı?
KAVUKLU — Ay! Gülüp kafa sallamak, arttırmak mı? Yok! Benim öyle yapışım, sen meydanda deli gibi kendi kendine bağırıyorsun da, onun için. Amma tuhaf haaa!… Başka türlü var mı?
PİŞEKÂR — Bak, bir de dışardan müşteri gelir.
KAVUKLU — Nasıl gelir?

  • CevapBu sayfada soru bulunmamaktadır. 

10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 199 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Edebiyat Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!