10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 225

“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 225 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 225

Metin ve Türle İlgili Açıklamalar

Anı
Anı (hatıra); bilim, sanat, spor, siyaset vb. alanlarda ya da bir meslek dalında tanınmış kişilerin, yaşadıkları veya tanık oldukları önemli olayları anlattıkları yazı türüdür. Anı yazma isteğinin temelinde yazarın yaşadığı veya tanık olduğu olaylar karşısındaki duygularını, düşüncelerini, gözlemlerini başkalarıyla paylaşma ihtiyacı vardır. Anı yazarı, yaşadıklarını veya gözlemlediklerini anlatırken bazen başka kişileri merkeze alır. Anıda gerçek olay ve kişiler söz konusu olduğu için yazar, nesnel bir tutum sergiler ancak kişi ve olaylar hakkındaki duygu ve izlenimlerini de ortaya koyar. Tarihte iz bırakmış önemli kişilerin anıları, tarihî gerçeklerin aydınlatılmasına yardımcı olur ancak anılar tarih için kesin bir belge niteliği taşımaz. Anı yazarları; inandırıcılıklarını artırmak için yazdıklarını bazen görgü tanıklarıyla, mektup ve günlüklerle destekler.

Yazar, anılarını kronoloji gözeterek anlatabileceği gibi bir sıra gözetmeden de anlatabilir. Anı giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinden oluşur. Anıda genellikle içten, yalın bir dil ve anlatım kullanılır. Anılar, hikâye ve roman türüne kaynaklık edebilir. Ömer Seyfettin’in Kaşağı, İlk Namaz; Orhan Kemal’in Sağ İç gibi hikâyeleri ve Peyami Safa’nın Dokuzuncu Hariciye Koğuşu adlı romanı anı türünden yararlanılarak yazılmış eserlerdendir.

Fransız yazarlar Jean Jacques Rousseau’nun (Jan Jak Ruso) İtirafla, Chateubriand’ın (Şatobrian) Mezar Ötesinden Anılar, Victor Hugo’nun Gördüklerim; Avusturyalı yazar Stefan Zweig’ın (Ştefan Svayg) Dünün Dünyası adlı eserleri anı türünün Batı edebiyatındaki tanınmış örneklerindendir.

Türk edebiyatında ilk defa Göktürk Kitabeleri’nde anı özelliği görülen bölümlere rastlanmaktadır. XVI. yüzyılda Babürşah’ın yazdığı Babürname anı biçimindedir. Batılı anlamda anı, Türk edebiyatında Tanzimat Dönemi’nde görülmeye başlanmıştır. Bu dönemde anı türünde Akif Paşa’nın Tabsıra, Namık Kemal’in Magosa Hatıraları, Ziya Paşa’nın Defter-i Amal, Muallim Naci’nin Ömer’in Çocukluğu adlı eserleri tanınmıştır. Servetifünun Dönemi’nde Halit Ziya Uşaklıgil’in Kırk Yıl, Saray ve Ötesi; Mehmet Rauf’un Edebî Hatıralar, Hüseyin Cahit Yalçın’ın Edebî Hatıralar adlı eserleri bilinen anı örneklerindendir. Millî Edebiyat ve Cumhuriyet Dönemi’nde Halide Edip Adıvar’ın Türk’ün Ateşle İmtihanı, Mor Sal- kımlı Ev; Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Gençlik ve Edebiyat Hatıraları, Zoraki Diplomat; Abdülhak Şinasi Hisar’ın Boğaziçi Mehtapları, Boğaziçi Yalıları; Yahya Kemal Beyatlı’nın Siyasi ve Edebî Portreler, Çocukluğum Gençliğim Siyasi ve Edebî Hatıralarım; Halit Fahri Ozansoy’un Edebiyatçılarımız Geçiyor, Edebiyatçılar Çevremde; Falih Rıfkı Atay’ın Çankaya, Atatürk’ün Bana Anlattıkları; Şevket Süreyya Ayde- mir’in Suyu Arayan Adam, Ercüment Ekrem Talu’nun Dünden Hatıralar, Oktay Akbal’ın Anı Değil Yaşam, Haldun Taner’in Ölürse Ten Ölür Canlar Ölesi Değil adlı eserleri anı türünün tanınmış örneklerindendir.

Hüseyin Cahit Yalçın, ilk kez Edebî Hatıralar adıyla 1935’te yayımlanan eserinden alınan Memurluk Yaşamı adlı metinde bir anısına yer vermiştir. Yazar, bu anısında dönemin Maarif Bakanlığının yazı işleri dairesindeki gözlemlerine, o devir edebî ortamındaki çekişmelere değinmiştir.

Metni Anlama ve Çözümleme

1. Memurluk Yaşamı adlı metinde geçen “Dairede ne zaman böyle bir protokol anlaşmazlığı çıksa, benim masamı biraz aşağıya doğru kımıldatarak işi çözümlemek yolunu bulmuşlardı.” cümlesinde altı çizili kelimenin anlamını metindeki bağlamından hareketle tahmin ediniz. Tahmininizin doğruluğunu kaynaklardan yararlanarak kontrol ediniz.

• Cevap:

-Tahminim: Durulacak yer

– Sözlük anlamı: Kimi törenlerde ve durumlarda uyulması gereken kuralların genel adı

2. Memurluk Yaşamı adlı metnin konusu, amacı ve hedef kitlesi arasında ilişki kurunuz.

• Cevap:

– Metnin konusu yazarın memuriyet hayatındaki bazı olaylar ve gözlemleri ile bir iftar yemeğinde yaşadığı bir olaydır.

– Metnin amacı yazarın yaşadığı olayları okurla paylaşma isteğidir.

– Metnin hedef kitlesi edebî şahsiyetlerin yaşadıklarını merak eden okur kitlesidir.

10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 225 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.