Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 270

“10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 270 Meb Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

10. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 270

Fakat ne oldu? Dış beriden içe dolup iç öteden dışa boşalırken; bayraklarımız burçlarda, Yeniçerilerimiz sokaklarda, zafer avuçlarımızda ve herşey bitmişken, birdenbire, arka kapıdan bir papaz, başına topladığı büyük kalabalıkla delirmiş bir cüret gibi, kaleyi alanlara saldırıyor. Bizans papazı Ayasofya’ya sığınmıştı. Belgrad papazı yaradana sığındı. Dolambaçlı sokakları dolduran Yeniçeriler sokaklarla birbirinden ayrıdır. Sokak dar mahpes gibi, Yeniçeri kafeste yakalanmış gibi, bölümlü sokak bölüyor, denizi geçenler derede boğulacak. Ölümü yendik, kaleyi yendik, düşmanı yendik, fakat sokağa yenildik.

Fâtih İstanbul’u aldığı zaman huzuruna giren ulema “bu şanlı muvaffa ıyete sulehâ duası sebe- boldu” diye kendilerine aslan payı çıkarmaya kalkmışlar. O (…) genç hükümdar, kılıcını göstererek “bu âlet sizin dualarınızdan keskin çıktı” demiş. Şimdi Belgrad’ın alınamayışını o ulema efendiler o zaman dualarına karşı gösterilen kibrin bir cezası olarak karşılıyorlar. Dua kılıca küstü, kılıç tersine döndü. Dua kılıca bedduacıdır. Belgrad’daki papaz kurtardım diye sevinirken İstanbul’daki sarık almadık diye öğünüyor. O beyaz bez ne kefen şeymiş.

Allah bana taç ve taht nasibederse derhal Belgrad’a sefer edem!

Bunu söyleyen şehzade hem Yavuz’dan kalan kuvvetli tahta, hem kendine kalacak uzun bahta kondu ve ilk iş olarak Belgrad’ı alıyor. Artık ne gemimize karşı gelecek gemi, ne ordumuza karşı koyacak kuvvet var. Belgrad ki dokuz katlı kalesinin sarplığına güvenmektedir, halbuki kale değil, kıta ve ülke değil, Türk şimdi dünya ile güreşiyor ve güreşip yenerek Belgrad’a üç asır kalacağımız Avrupa malikânesinin kilidini açar gibi girdik.

İstanbul Belgrad’ı alınca şehrin bir kısım halkını Boğaziçi kıyılarına gönderdi. Boğazın Rumeli tarafındaki Belgrad köyüyle Belgrad ormanı o gidişin beş asırlık duruşudur. Buradaki Kalemeydanı burayı bırakan Türk’ten burada bırakılan biziz. Kalenin duvarlarını yalayan Tuna suyu, biraz tuzlulaşarak, Boğaziçi’nden geçer. Bu meydan burada, Belgrad’ın adı orada ve buradan geçen su oradan akıyor: İstanbul’la Belgrad, birbirine çok benzeyen bu iki belde, hâlâ tatlı ve tuzlu sularını birbirine karıştırarak görüşmektedir.

Metin ve Türle İlgili Açıklamalar

İsmail Habib Sevük, Cumhuriyet Dönemi’nde gezi yazısı türünde yazdığı Tuna’dan Batı’ya adlı eserinde Avrupa gezisindeki gözlem ve izlenimlerini aktarmıştır. Bu eserden alınan Belgrad adlı metinde yazar; gezip gördüğü Belgrad’dan edindiği bilgi, gözlem ve izlenimlerini kendi duygu, düşünce ve bilgi birikimiyle harmanlayarak anlatmıştır. Metinde eski-yeni karşılaştırması yaparak tanıttığı Belgrad’ı tarihî, coğrafi, mimari, kültürel vb. pek çok yönden değerlendirmiştir. Şehrin tarihi ve bugünüyle ilgili bilgiler verirken bir yandan tarihe tanıklık etmiş, diğer yandan geleceğe not düşmüştür.

  • CevapBu sayfada soru bulunmamaktadır. 

10. Sınıf Meb Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 270 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Edebiyat Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!