Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Cem Yayınları Sayfa 174

“11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 174 Cem Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Cem Yayınları Sayfa 174

meden… Ahilerin bizi arkalasın! ‘Gerekirse para veririz,’ dedin! Sağ ol! Gelir isterim, aldığımı öderim! Yüreğimizdekini söyledik! Doğruda bizi arkala! Yanılırsak yakamıza yapış!”

Yavaşça uzanıp eline yapıştı!

Edebâli, kalkacakken, iki dizi üstüne gelip kendisini toplamıştı. Osman Bey’i omuzlarından tutup alnından öptü.

“Destur Şeyh’im! Dernek vardır. Geciktim!”

Şeyh Edebâli başını ‘olur’ anlamına salladı. Kara Osman Bey çıkınca, uzun süredir unuttuğu bir rahatlığıyla gözlerini kapattı, ara kapı gıcırdayınca döndü, tepsiyi alan kızı Balhatun’a sevgiyle gülümsedi.

Osman Bey, toplantıya hesapta olmadığı kadar geç kalmış, bu da bir bakıma işine yaramıştı.

Dündar takımı kabına sığmıyordu. Akın kararı çıkarabilmek için tehlikeyi şişirmiş. Osman’ın beyliğini kolaylaştırmıştı. Şimdi bundan yararlanacak, “Beyliğe savaş ustası Osman seçildi, hemen yola çıksın,” diye tutturacaktı. Osman Bey’in gecikmesi işte bu hesabı altüst etmiş, bekleme uzayınca ilk kaynaşma ağır ağır yatışarak savaş heyecanı can sıkıntısına, sonra da usanca dönmüştü. Bunda Akçakoca’nın yaydığı, “Baskın geçti, düşman pusu kurmak için zaman buldu,” lafının etkisi de çoktu. Amacı sadece çapula bağlı akınların, hele mal yükleyip geri gelinirken ne kadar tehlikeli olduğu, çoğu zaman akıncıların ne kadar büyük can kaybına uğradıkları biliniyordu. Barış uzun sürdüğünden tehlikeleri kanıksamak alışkanlığı unutulmuştu. Bacıbey’in kağnı başında söylediği “Demircan gâvur karısı pususunda vuruldu,” sözü zaman geçtikçe ağır basıyor, Köslük Meydam’nı tatsız bir sessizlik kaplıyordu.

Gözcü çocukların koşturduğu, “Göründü beyimiz!” haberinden biraz sonra Osman Bey meydanın ortasında atından atladı, dizgini hayvanın başına atıp sekiye doğru iri adımlarla yürüdü. Yolda işin her yanını iyice hesapladığı, nasıl davranacağını kesinlikle kararlaştırdığı belliydi. Canı sıkıldığı zamanların katı, dargın sesiyle söze başladı:

“Şeyh’imiz Edebâli Hazretleri istemiş… Gittim, gördüm, ayağımın tozuyla döndüm. Dün yoldaşların birazı ‘Akın’ dediydi. Gece düşünmüşlerdir, umarım ölçüp biçmişlerdir. Canı çeken kaldı mı?”

Herkes Bacıbey’e baktı. Bacıbey sanki duymamış, çömeldiği yerde sanki taş kesilmişti. Bütün gece artıp derinleşen oğul acısının, Köslük Meydanı’nda kudurup dağlara çıkacağı beklenirken böyle katılıp kalması anlaşılır şey değildi. Osman Bey’in, Kerim’i savaşçı sayıp yanı sıra götürmesinin bunda etkisi vardı ama Bacıbey bunun bile farkında pek değildi. Rum bacılarının kendiliklerinden köpürmeleri umudu kalmayınca Daskalos Derviş son bir gayretle davrandı:

“Uç töresinde öç almamak yoktur Osman Bey! Seni başımıza geçirdik ki, yiğitsin, ünlü savaşçısın, ayak altında komazsın bizi, yere baktırmazsın! Giden atlar şenindir ve de malını savunmak bey kanunudur! Akın şarttır. Bir yoldaşımızı arkasından vurdular, öcünü almamak olmaz. Akın borçtur. Ertuğrul Bey’imiz öldü, ‘Beyleri öldüğünden yıldı bunlar, n’apsak yaparız,’ derler, yılmadığımızı göstermek gerek… Akın farzdır. Yoldaşlar enini boyunu hesapladı dün gece, birazı ant içti, kılıç atladı. İslam dini açık… Canın sıkılmasın! ‘Olmaz’ desen de biz kanımızı aramak taraflısıyız. (…)”

Osman Bey, kara kaşlarını çatarak Bacıbey’e bir zaman bakıp sordu:
“Öyle mi Bacıbey?”
Kerim soluğunu keserek anasının vereceği karşılığı bekledi.
Bacıbey şaşkın şaşkın bakındı. Güçsüzdü. Parmağını kımıldatacak hali yoktu ama, “Öcüne giden Bacıbey” sözü beyninde uğulduyordu. Soruyu isteksiz karşıladı:
“Öyledir, Ertuğrul’un oğlu Kara Osman Bey! Dağ gibi oğul yitirdim. Aramamış olur mu?”
“Sen dağ gibi oğul yitirdinse, ben de dünya değerinde yoldaş yitirdim, Bacıbey, Ertuğrul’un oğluna çok şey denir ya, ‘Yoldaşının kanını aramadı,’ denemez. Ben bu uçta tavukların öcünü aramışım

  • CevapBu sayfada soru bulunmamaktadır.

11. Sınıf Cem Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 174 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Edebiyat Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!