Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Cem Yayınları Sayfa 41

“11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 41 Cem Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Cem Yayınları Sayfa 41

Kötüye yormuş olmasından korkmuştum.

O, “Babamın arkadaşı da bana para vermişti. Bayiye yatırdrydım. Sonra kazanıp götürdüm, almadı. Sende kalsın, dedi yanağımı makasladı da paralarını suratına fırlatıp…”

‘‘Ben o maksatla vermek istemiyorum ki…”

“Belli olmaz. Babamın arkadaşı da sonradan o maksatla değil yavrum, dedi. Ben senin baba dostunum. Bir daha evinin önünden geçmedim. Eski bayi de. Ne kötü insanlar var şu dünyada. . Haminnem, aman yavrum, kendinize dikkat edin, diyor. Pöh… Onun demesine ne lüzum var? Çocuk muyum ben?”

Ona, gerekli beş yüz otuz kuruşu bir şartla vereceğimi söyledim:

“Şartım şu: Bunu, bana verdiğin gazetelerle ağır ağır ödersin. Oldu mu?”

Az önce öfkeden değişen hırçın yüzü yumuşamış, durulmuş, çocuksu hâlini almıştı:

“Şimdi oldu.” dedi. “Demek siz…”

“Ben ne babanızın arkadaşı ne de bayiyim. Benimki yardım. Bakıyorum okuma hırsı var içinde. Okuyup adam olma hırsı. Hoşuma gitti. Mesele bu…”

Gözlerini yüzüme çevirdi:

“Doktor olacağım ağabey!” dedi. “Bizim mahalledeki kör, topal, inmeli sızılıları tedavi edeceğim, hem de parasız!”

Parayı verdim. Aldı. Yıldınm gibi uzaklaştı. Sokağın başından sesi geldi.

“Gazete, havadiiis!”

Günler geçiyor, her sabah saat gibi geliyor, gazetelerimi verdikten sonra ekliyordu:

“Üç lira kaldı borcum ağabey!”

Sonraları borcu iki liraya indi, bir liraya, daha sonra da elli kuruşa. En son gün gelir, iki gazetemi verirse borcunu ödemiş oluyordu ki, gelmedi. Şaştım. Neden gelmemişti? Elli kuruşumun üstüne yatabileceği aklımın kıyısından bile geçmiyordu. Sakın herhangi bir trafik kazasında…

(-)
Günier günleri, günler haftaian, haftalar da aylan kovaladı.
Unutmuştum.
Bir başka çocuk getiriyordu gazetemi. Bu, ondan da cılız, ondan da üfürsen uçacak gibiydi. Onun da bir başka hikâyesi vardı çocuk omuzlarında taşıdığı.
Karların savrulduğu bir kış sabahıydı.
Yazı makinemin başına geçmiştim.
Şimdiye kadar hiç işitmediğim cılız bir çocuk sesi:
“Gazete, havadiiiis!”
O muydu? Fakat hayır, olamazdı. Pek cılızdı. Penceremin önünde durmuş, ısrarla vızıldayıp duruyordu:
“Gazete, havadiiis!”
Aşağı indim. Her günkü satıcıdan almıştım oysa gazetemi. Kapıyı açtım: Kısa pantaionlu, minnacık bir çocuk. Savrulan karlarla ıslanmış gazeteleriyle titreyip duruyordu.
“Ağabeyim, kusura bakmasın, dedi amca!”
“Ne bu?”

  • CevapBu sayfada soru bulunmamaktadır.

11. Sınıf Cem Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 41 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Edebiyat Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!