Kitap Cevapları TIKLA
Soru Sor TIKLA

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Ödev Yayınları Sayfa 256

“9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Sayfa 256 Ödev Yayınları” ulaşabilmek ve dersinizi kolayca yapabilmek için aşağıdaki yayınımızı mutlaka inceleyiniz.

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Ödev Yayınları Sayfa 256

A. Yazma Tür ve Tekniklerini Tanıma

Günlük, konuşma diline yakın bir dille yazılır. Genellikle yaşanılan olay ve izlenimlerin akşamında yazılır. Günlüğe o günün tarihi atılarak başlanır. İzlenimlerin aktarılmasında, söyleşi havası içinde açık, anlaşılır, içten ve kişisel bir anlatım kullanılır. Genellikle bir ya da iki paragraftan oluşur.
Günlük yazma, yaşanan bir günü özetlemek değildir. Yazar; günlükte, yaşanan, karşılaşılan bir olay veya durumun, kişide oluşturduğu duygu ve düşünceleri, içten bir anlatımla sunmalıdır.
Yazacağınız günlükte bu özelliklere dikkat ediniz.
GÜNLÜK
(…)
Günlüklerde kişînin yaşadıkları, gördükleri ve işittiklerini her gün veya kısa süre sonra yazması, pek çok ayrıntı ve anlık sübjektif yargıları kaçınılmaz kılar. Bunun ötesinde günlükler, çoğu zaman yayımlama düşüncesi olmadan kaleme alındıkları için kişinin kendi özel ve mahrem hayatını içerirler. Günlük türünü anı türünden ayıran temel özellik de burada karşımıza çıkar. Yani günlükler, anılara göre hem çok daha sübjektif yargılar hem de ayrıntı içerirler. Hâlbuki anılar, aradan geçen uzun yılların kazandırdığı bir olgunluk ve soğukkanlılığa sahiptir. Nitekim Andre Gide”Günlüğün anıdan tek farkı, günü gününe tutulmuş olmasıdır.” der. İyi tutulmuş bir günlük, daha sonraki yıllarda yazılacak olan anıların kaleme alınmasında, yıllarca biriktirilmiş büyük bir hazine işlevi görür.
Günlükler, öncelikle sahibinin hayatına ait ayrıntılı tutanaklardır. Bu sebeple onlarda, yazan kişinin hayatına dair pek çok şey bulmak mümkündür. Günlük hayatın akışı, bu akış içinde yaşananlar ve gözlemlenenler, karşılaşılan insanlar, gezilip görülen yerler, okunan eserler; kişinin ekonomik, sosyal, kültürel, duygusal hayatı bunlardan bazılarıdır. Bu sebeple günlüklerin merkezinde yazan kişinin kendisi yer alır. Bunun yanında günlükler, yazan kişinin toplumla olan ilişkisi ve gözlem gücüne göre, toplum hayatına dair de pek çok olay, durum, gelişme, insan ve geleneği içeren hayat tabloları da sunarlar. Bu çerçevede günlükleri; “içe dönük” ve “dışa dönük” günlük olarak iki gruba ayırmak mümkündür. Ayrıca günlüklerde yaşananların anlatımı, görülen mekân ve insanların tasviri, gözlem ve intihaların yorumu ve bütün bunların günlük sahibinin ruhunda doğurduğu duyguların tahlili öne çıkar.
Anıda olduğu gibi, günlükte de kişinin toplumdaki yeri, mesleği, dünya görüşü, karakteri, yaşı, cinsiyeti gibi hususlar, günlüğün niteliği, içeriği ve önemini belirler. Bu etkenlere günlük sahibinin gözlem, anlatma ve yorumlama gücü ile dil yeteneğini de ilave etmek gerekir.
Günlük tutmanın farklı sebeplerinden bahsedilebilir. Kişinin çevresiyle iletişim kurmasını zorlaştıran içedönük karakterde olması, başkalarıyla paylaşamadığı duygu ve düşüncelerini anlatma isteği, bilgi, tecrübe ve gözlemlerini yarınlara bırakma düşüncesi, kendini ruhen ve zihnen rahatlatma ve geliştirme arzusu, bu sebepler arasında sayılabilir. (…)
Anılarda olduğu gibi, günlükleri de içeriklerinin özelliğine göre; siyasi, tarihî ve toplumsal tarafı ağır basan günlükler; kültür, sanat ve edebiyat tarafı ağır basan günlükler; bireysel tarafı ağır basan günlükler olmak üzere üç ana grupta tasnif edebiliriz.

ETKİNLİK

a. Günlük yazımında uyulması gereken kuralları dikkate alarak bir günlük yazınız.

  • Cevap:

HASTALIK

19 Ekim Pazar

Bize verilen nimetlerin en büyüğü olan sağlık, insanların iyi günlerinde değerini akıllarına belki de hiç getirmediği bir şey. Bu durumu yüzlerce kez yaşadım belki ve şu anda da yine yaşıyorum. Halbuki dün gece yatarken hiçbir şeyim yoktu.

Sabahleyin yeni güne gözlerimi açarken hissettim başımdaki ağırlığı. Bu ağırlığa eşlik eden bir vücut ve eklem ağrısı da cabasıydı. Aslında hasta olduğum zamanlarda iştahım da hiç olmaz ama bu defa çok farklıydı ve kurt gibi acıktığımı hissediyordum. Bu iyi bir şeydi. Hemen kendime bir kahvaltı hazırladım. Kahvaltı dediğim de hemen iki yumurta kırdım ve yedim. Evdeki ilaçlar yeter miydi yoksa doktora gitmeli miydim? Önce evdekilerle idare edeyim dedim ve ilaçları içtim ama bana mısın demedi. Dedim haydi İsmail, doktora gitme zamanı.

Böyle hastalık zamanlarında anlıyor insan yalnız yaşamanın zorluğunu. Şimdi yanımda annem olsa hemen bir nane limon kaynatırdı ve zorla içirirdi. Tadını da hiç sevmem bu arada nane limonun ama anne sözü kırılamıyor işte. Ve yokluğunda anlıyor insan aynı sağlık gibi yanında olmayan insanların da.

b. Bir blog oluşturunuz, başta günlükleriniz olmak üzere diğer yazılı ve görsel ürünlerinizi bu blogda paylaşınız. Güvenliğiniz için bloglarınızda kişisel bilgilerinize yer vermeyiniz.

  • Cevap: Yazdığınız günlüğü kişisel bloğunuzda paylaşabilirsiniz.

9. Sınıf Ödev Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 256 ile ilgili aşağıda bulunan emojileri kullanarak duygularınızı belirtebilir aynı zamanda sosyal medyada paylaşarak bizlere katkıda bulunabilirsiniz.

Edebiyat Kitabı Cevapları
🙂 BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER, PAYLAŞ!
0
happy
0
clap
0
love
0
confused
0
sad
0
unlike
0
angry

Yorum Yap

**Yorumun incelendikten sonra yayımlanacak!